Henry Ford, «Neden tek ihtiyacım sadece bir çift el olduğunda, her zaman insanı bir bütün olarak alıyorum?» diye sormuştu. Fakat işletmeler günümüzde, insanı bir bütün olarak istiyorlar. Ford'un fabrikası için sadece eller yeterliyken, bugün işletmelere zihinler, duygular ve maneviyat yetmemekte, bir bütün olarak insandan hep daha fazlası talep edilmektedir.
Hizmet sektörünün gelişmesiyle birlikte, hizmet üretimi sürecinde duygular ve maneviyat da önem kazanmaya başlamış, çalışanların fiziksel ve düşünsel emek güçlerinin yanı sıra, duygusal emek güçleri de kurumsal tarafından talep edilir hale gelmiştir. Artık çalışanların, hissettikleri gibi davranma özgürlüğü kalmamıştır. Gelinen son naktada ise, kurum tarafından kurgulanan manevi dünya ile uyumlu hareket etme zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Artık inançlar da işyerindedir.